Yüksek Riskli Gebelikler

Yüksek riskli gebelikler, hayatımızın en önemli, en hassas, en riskli dönemlerinden. Ancak belki de en güzel heyecanları yaşadığımız, en güzel mutlulukları paylaştığımız gebelik süreci belli aralıklarla kontrol edilmeyi gerektirir. Bu süreçte tedbiri elden bırakmamak gerektiğini vurgulamamız gerekir. Gebelik süresince bazı belirtilerle ortaya çıkarak veya hiçbir belirti vermeyecek. Gizli bir şekilde seyreden ve ilerleyen, sonunda da anne ve bebeğin hayatını tehdit edecek. Bu gibi durumlara kadar ulaşan hastalıklar görmek olası. Ancak bu noktada annelerimize ve babalarımıza tedbiri elden bırakmamak gerekiyor. Üstüne basarak vurgulayıp erken teşhisin her zaman bir önlem alınmaya yol göstereceğini. Bu nedenle bir çok olumsuz durumdan bizi kurtarabileceğini hatırlatıyoruz. En ufak şikayetlerinizde danışmaları gerektiği hakkında uyarıyoruz.
Yüksek riskli gebelik tanımını kısaca yapacak olursak ya da ne gibi durumlarda yüksek riskli gebelikler hakkında şüphelenmeliyiz diye kendimize soracak olursak. Gebe kalmadan önce olan ve devam eden sistemik hastalıklar. Yada gebelik süresince ortaya çıkan bir hastalık durumunda. Yüksek riskli gebelikler hakkında konuşabiliriz.
Bu durumlardan bahsedersek;
Plasenta Previa
Fetüs ile gebe arasında ilişkiyi sağlayan ve “bebeğin eş kısmı” olan plasentanın, bebek ile doğum kanalının arasında olması yani doğum kanalını kapaması durumudur. Bu durumda tanı 24. haftadan sonra koyulması mümkün. Plasenta previanın yarattığı riskler arasında erken doğum, bebekte gelişme geriliği, ani bebek ölümü, bebeğin başı ile gelmemesi durumları saymak mümkün. Bu durum kendisini genellikle ağrısız kanama ile gösteriyor. Tanı USG ile konur.
Plasenta Dekolman
Gebeliğin 20. haftasından sonra plasentanın bebeğin doğmasından önce rahim duvarına yapışık olduğu yerden kısmen veya tamamen ayrılması durumudur. Doğum öncesinde karılaşabildiği gibi doğum sırasında da karşılaşmak mümkün. Belirtilerde kanamaya yoğun rahim kasılmaları, dayanılmaz ağrılar eşlik eder.
Abortus (Düşük) Riski
Gebeliğin ilk 20 hafta içinde, 500 gramdan az fetüsün intrauterin yani dışarıya atılması durumudur. Kendisini; ağrısız kanama, gebelik dokusunun vajinal yoldan atılması, ağrılı kanama veya gebelik bulgularının kaybolması gibi belirtilerle gösterir.
Erken gebelikteki yoğun kanama asla göz ardı edilmemelidir.
Hipertansiyon
140/90 mmHg ve daha yüksek seyreden tansiyon değerlerini risk olarak görmekteyiz. Bu nedenle gebelerimizde rutin kontrollerinde aynı zamanda tansiyon takibi yapılmasına büyük özen gösteriyoruz.
Diyabet
Bebekte oluşan diyabetin nedeni annedeki kan şekeri yüksekliğine bağlıdır. Gebeliğin son döneminde insülin salınımı artacağından dolayı bebekte fazla kilo alımına, akciğer gelişiminde gecikmeye, bazı kalp hastalıklarına ve sinir sistemi hastalıklarına neden olur. Diyabet olan anne adaylarımız gebelikleri süresince rutin kan şekeri takibi yaptırmaları, insülin tedavisi alanların ilaçlarını düzenli olarak kullanmaları aynı zamanda bir diyetisyen desteği almaları gerekir. Gebelik süresince oluşan diyabet hastalığına ise önlem almak amacı ile 24. haftada şeker yüklemesi ile değerlendirme yapılmasını mutlaka onaylıyoruz ve öneriyoruz.
Erken Doğum
Gebelik ve doğuma bağlı bebek ölüm ve hastalıklarının 37 haftadan, özellikle 32 haftadan önce doğan bebeklerde görüyoruz. Erken doğan çocuklarda serebral palsi gelişme riski, görme ve işitme bozuklukları, akciğer hastalıkları görülmesi muhtemeldir.
Suyun Erken Gelmesi
Su kesesi içindeki fetüsü dış ortamdan koruyan ve bebeğin anne karnında gelişimi için çok önemli olan suyu içinde barındıran bir zardır. Bu zarın doğumun başlamasından önce yırtılıp içindeki suyun boşalmasına suyun erken gelmesi denir. Bu durum enfeksiyon başta olmak üzere kan akımı bozulması ve suyun erken gelmesine bağlı olarak beklenmeyen erken doğum gibi risklere sebep olması olası.
Tiroid Hastalıkları
Gebelikte kısmi olarak iyot yetersizliği mevcuttur. Oluşan aşırı bulantı ve kusma nedenleri arasında tiroid hastalıkları akla gelir. Tiroid hormonu fetal beynin erken döneminde gelişimi açısından önemlidir. Bu nedenle ayırıcı tanılarda dikkatli olunmalıdır.
Enfeksiyon Hastalıkları
Gebelik süresince sık görülen bir durumdur. Gebelikte sık görülmesinin başlıca sebepleri büyüyen rahmin idrar torbası üzerine bası yaparak tam boşalmasını engelliyor olması ve idrar yollarının yapısını değiştirerek idrarın böbreklere geri kaçmasına neden olmasıdır. İdrar yaparken yanma, sık idrara çıkma hissi, idrar kaçırma hissi, kasık ve alt karın ağrısı, ateş, titreme, gece idrara çıkma hissi, idrar torbasına baskı hissi gibi belirtiler ile kendini gösteren idrar yolu enfeksiyonları eğer böbreklere sıçramış ise bel ağrısı, titreme, ateş yüksekliği, bulantı ve kusma ile kendisini gösterir. Tanı ise tam idrar ve idrar kültürleri ile konulmaktadır.Tedavi edilmemesi durumunda erken doğum ve düşük ağırlıklı doğumlara neden olmaktadır.
Rh Uyuşmazlığı
Kan uyuşmazlığı gebe anne ile bebeği arasındaki Rh uygunsuzluğuna verilen addır. Rh uygunsuzluğu, gebelikte ya da kan naklinde Rh(-) bir kişinin Rh(+) kan ile teması sonucu oluşan bir alerjik reaksiyondur. Anti-D İmmun Globulin uygulanması gerekir.
Genel olarak risk gruplarımız;
- Anne adayının yaşı (18 yaş altı ve 35 yaş ve üzeri),
- Tekrarlayan düşük öyküsü olanlar,
- Aile ağacında ya da önceki çocuklarında genetik bir hastalık öyküsü olanlar,
- Rh ya da ABO kan uyuşmazlığı olanlar,
- Çoğul gebelikler,
- Gebeliği sırasında zararlı etkenlere maruz kalmış olanlar,
- Gebelik öncesinde var olan ya da gebelik sırasında ortaya çıkan, anneye ait sistemik hastalıklar (kalp hastalıkları, diabet, troid hastalıkları, hipertansiyon, epilepsi ve bazı kan hastalıkları gibi),
- Kontrolleri sırasında bebekte herhangi bir anomali ya da problem tespit edilenler,
Sağlıklı mutlu bir gebelik geçirmek aynı zamanda sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek için. Bu gibi risk faktörlerinde mutlaka titiz davranmalı en ufak şüphede danışmaktan kaçınmamalıyız. Sağlıklı bir bebek dünyaya getirebilmek için sağlıklı bir anne adayı olmamız gerekir. Unutmayınız yüksek riskli gebelikler hakkında diğer sorularınız için bizlere ulaşabilirsiniz.
Tarama ve Genetik Tetkikler Adlı makalemizi incelemek için tıklayınız..